İyimserlerle kötümserlerin ortak özelliği genelleme yapmalarıdır. İyimserler iyiliği kötümserler kötülüğü geneller.
Kötümser insanlar hayatla ilgili genellemeleri en kötü verilere dayanarak yaparlar. Bütün patronlar, bütün kadınlar, bütün öğretmenler, bütün çocuklar.. İnsanları cinsiyetine, mesleğine, memleketine göre kategorize eder. Onlara bir etiket yapıştırır ve kendisini en kötüsüne hazırlar. Pek yanılmaz, çoğunlukla haklı çıkar. Hayal kırıklığı ya da büyük iniş çıkışlar yaşamaz. Hayatı stabildir, ne çok üzülür ne de çok sevinir. Kafasındaki genellemeler dışında kalan her bilgiye ve canlı olan her şeye kapısı kapalıdır. Hayatın getirdiği güzellikler de şüphelidir ona göre. Kapıyı aralamaz. O nedenle kötümser insanların hayatı donuktur. Hayal kırıklığı ve kötü sürprizler yaşamazlar ama hayatlarına kronik bir can sıkıntısı hakimdir. Kaygıları arttığında daha kötüsünü düşünerek tedbir alırlar. Kötümser insanın hayatı genel olarak can sıkıcı ve tekdüzedir. Kötümser olmanın en büyük faydası nedir derseniz, insanı hayal kırıklığından ve belirsizlik hissinden koruması diyebiliriz.
Sonuç olarak iyimserler de kötümserler de genelleme yapma ihtiyacındadır. İyimserler insanların iyi hareketlerini gördüklerinde şöyle der: “Dünya o kadar da kötü bir yer değil. İyi insanlar var. Falanca kişi ne kadar güzel bir insan.
İyimser insanlar canlıdır. Kalpleri hayatın sürprizlerine açıktır. İyimser insanlar hayatın güzelliğini, canlılığını, iç huzurunu, sevgiyi, bir olma hissini kalplerinde hissetmişlerdir. Hayatı yaşamaya değer kılan da budur. Ancak iyimserler bu iyiliğin daimi olamayacağını, genellenemeyeceğini, iyi insanların kötü zamanlardan geçerken kırıcı olabileceklerini göz ardı ederler.
Aradığımız samimiyet hayat mücadelesi veren fani insanlar arasında daimi olarak bulabileceğimiz bir şey değildir.
Kalbini hayata her durumda açık tutan insanın kalbi elbette kırılır. Birinin iyi olduğuna inanıp ona karşı gardını düşüren iyimser insanlara şunları söylemek isterim. İnsanlar her zaman iyi değil. İyi insanlar ve kötü insanlar var. İyi insanların iyi ve kötü zamanları var. En iyi insanın da insani zaafları var. İnsanların iyi taraflarının tadını çıkarıp kötü taraflarından kendimizi koruyacağız. Fakat o iyilik hali, yakınlık, samimiyet hep sürsün istediğimizde, diğeri uzaklaştığında paniğe kapılıp yakınlığı sürdürmek için çabaladığımızda o iyi insanın canımızı acıttığını görürüz.
İyimserlik de kötümserlik de gerçekçi değildir. İllüzyondur. Her ikisinin temelinde genelleme yapmaya duyduğumuz ihtiyaç vardır. Gerçekçi olmak şöyledir. Çok güzel bir andı, harika vakit geçirdik. Bu gerçek bir andı. İyimser düşünce şöyle girer araya: madem o kadar gerçekti neden devam etmiyor. Ama terk edilme şeması içine sıkışmış bir iyimser uzaklığa dayanamaz. Yaşanan durumun insani olduğunu göremez ve kişisel algılar.
Bir insanla bir olma ve yakınlık hissi çok güzeldir. Bu dünyada bu güzelliklerin tadına bakıyoruz. Bu muhteşemliği, sevgiyi, birliği, samimiyeti hissediyoruz. Ama dünya hayatı bu hisleri daimi olarak yaşayabileceğimiz bir yer değil. Bu neden böyle? Bunun cevabını ben de bilmiyorum, ben geldiğimde de böyleydi. Kalplerimizi karşılıklı olarak açtığımız insanlar varsa ne mutlu bize. Ancak kalbimizdeki samimiyet her yerde herkese her an açık olamaz. Samimiyet çok değerli bir armağandır. Kalbinizi her zaman ortaya koyamazsınız.
Şarkıda dediği gibi: Herkesin bir derdi var durur içerinde. Şunu bileceğiz. Annem iyi biri ama işten eve geldiğinde ilk bir saat yanına yanaşmayacaksın.
Eşim iyi biri ama televizyonda şu program varken ondan bir şey istemeyeceksin.
İnsanların yorgun, öfkeli, moralsiz zamanları olabilir. Herkes bir hayat mücadelesi veriyor. Diğerinin ek isi bizi mutlu etmek ya da hayal kırıklığına uğratmamak değil.
Peki neden genelleme yapma ihtiyacındayız. Fiziki dünyada hayatta kalmak için genellemelere ihtiyacımız var. Bize büyük oranda enerji tasarrufu sağlıyor. Ateş yakıcı. Soba, şömine ya da mangal ateşi fark etmez.
Genellemelerin içinde doğruluk payı vardır ama yanılma payı da vardır. Yanıldığımız o payın içinde hayatın en muhteşem fırsatları saklıdır.