Evli insanların çoğu zaman zaman boşanma fikrini akıllarından geçirir. Ancak sadece aklımızdan geçirdiğimiz için boşanma fikrini dile getirmek doğru olmaz. Bununla beraber eşimizi hizaya sokmak, dize getirmek, ceza vermek amacıyla sık sık boşanma konusunu dile getirmek işe yaramaz. Sadece eşimizi şikayetlerimize karşı biraz daha sağır yapar.Eşlerinin kendilerini sebepsiz yere ve aniden terketti…ğini söyleyen ve ayrılık sonucu depresyona girmiş, yıkılmış dağılmış insanlarla çalıştım. Aslında hiç bir şey sebepsiz ya da aniden değildir. Burada olan şey şudur: Evliliği bitiren taraf yıllar boyu bir şeylerden şikayet etmiş, söylenip durmuş ama duruma katlanmayı sürdürmüştür. Terkedilen taraf ise bu söylenmelere karşı kulaklarını tıkamış eşinin gerçekten ne söylediğini duymaz olmuştur.Eğer sürekli söylenip de şikayet ettiğimiz konulara katlanmayı sürdürürsek diğerinin bizi zamanla duymaz hala gelmesine katkıda bulunuruz. Bu durumda kırmızı çizgimizi çok daha net bir şekilde çekip sesimizi duyulur hale getirmek zorundayız. Davranışlarımız başka sözlerimiz başka olmamalı. Söylenmekle, bir şeyi cidden söylemek arasındaki farkı anlamalı, söylenmeyi bırakıp derdimizi anlatmayı öğrenmek zorundayız.
Paylaşmak Güzeldir !
