On Kasım
Rahmetle, şükranla, saygıyla anıyoruz.
Rahmetle, şükranla, saygıyla anıyoruz.
Hata yapmak insanın değerinden bir şey eksiltmez, onun yetersiz olduğunu göstermez. Hata yapmak bir kişilik kusuru değildir. Ancak hata yapınca gerçekten üzülmek ve özür dilemek yerine kendini haklı çıkaracak şekilde konuşup karşısındakini büsbütün üzmek kişilik bozukluğunun bir işareti olabilir.
Mutlu etmeye çalıştıklarınız da sizi mutlu etmeye çalışıyor mu? Yoksa siz herkesin rahatı için koştururken onlar sizi önemsemiyor mu? Mutluluğunuzu umursamayan insanlar için zamanınızı boşa harcamayın. Olmuyorsa olmaz bazen.
Video için https://www.facebook.com/psikologtulaykok/?hc_ref=PAGES_TIMELINE&fref=nf Hepimiz sadece kendimiz olduğumuz için sevilmeyi arzularız. Ama bu olmayınca da yeterince iyi olamadığımız için utanç duyarız. Oysa her şey bizimle alakalı değil. Belki de o sevgiyi bize asla veremeyecek kişilerin dikkatini çekmeye çalışıyoruz. Daha iyi, daha sevimli olduğumuzda ya da daha çok çabaladığımızda da beklediğimiz ilgiyi, sevgiyi alamayacağız çünkü muhtemelen onda…
Bağışlamak lazım, affetmek ve kalbi korumak. Ama öyle affettim demekle de olmuyor ki bu işler. Kızdığınız birini affetmeye giden yol önce inkar etmeyi bırakmakla ve başımıza geleni kabullenmekle başlıyor. Sonra bol miktarda öfke çıkıyor açığa. Sonra öfkeden yorgun düşüyorsun; hüzün keder belki de hafif çaplı depresyon beliriyor bünyede. Takıntılar başlıyor, pazarlık yapıyorsun inandığın şeyle. Sonra…
Mecburen dediğimiz şeylerin ne kadarı gerçekten mecburiyet hiç düşündünüz mü? Acil ve mecbur diye etiketlediğimiz olayların ne kadarı gerçekten öyle? Hayatta ne bu kadar aciliyet ne de bu kadar mecburiyet var. Stresimizin ve ağırlığımızın en büyük sebebi sürekli acil durumda olmamız. Ortada hayat memat meselesi var mı? Yok. O zaman aciliyet de yok. Mecburum dediğiniz…
Bir işe başlamak için her şeyin hazır olmasını beklerseniz daha çok bekleyebilirsiniz. Siz bir ucundan işe başlayın. Ertelemek her zaman daha fazla ertelemeyle sonuçlanır. Şartların olgunlaşmasından daha önemlisi sizin kalbinizdeki inancın olgunlaşmasıdır. Kalbiniz temiz, niyetiniz iyiyse, su akar yolunu bulur. Önemli olan yola koyulmaktır.