İnsan bir potansiyel olarak doğar. İnsan ve hayvan arasındaki en temel fark budur. Hayvan doğduğunda neyse, sonrasında da odur. Ama insan, içinde müthiş potansiyel barındıran bir tohumdur. Çiçeklenebilir ya da dağılıp gidebilir. Kendini bulamaz, olması gereken insan olamazsa, bu dünyada neye sahip olursa olsun, içinde hep bir boşluk hisseder.
Potansiyelini gerçekleştirmek demek, dünyayı değiştirecek bir buluş yapmak demek değildir. Hatta yaptıklarıyla dünyayı etkileyen pek çok insan, kendilerini bulamadan, dağılarak bu dünyadan gitmişlerdir.
Kendini bulmuş bir insan, dengelidir, kişisel olarak bütündür, başına gelenlerle savrulmaz ve rahattır. Bu denge ve bütünlük durumuna basit bir hayat sürerken de ulaşılabilir. İnsanın büyüklüğü, ne kadar çok şeye sahip olduğuyla değil, ne kadar bütün ve dengeli olduğuyla ölçülür.