Çok düşününce karar alamıyor insan hatta yerinden kımıldayamıyor. Çünkü akıl ve mantığın sesi, insana her zaman tehlikeleri kötülükleri fısıldıyor. Çok düşününce olmazları görüyorsun da nasıl olurun cevabını bulamıyorsun. Olmaz çünkü şöyle, olmaz çünkü böyleler yiyor kafanın etini. Aman boşver diyorsun ve bırakıyorsun. Böyle kalalım daha iyi. Sonuçta akıl var mantık var diyorsun ya da sen demesen birileri diyor. Aklını mı kaybettin, akıllı ol, mantıklı düşün nasihatlarını duyuyorsun.
Oysa ki hayatta cesur hamleler yapabilmek için, bazen akıl ve mantık kurallarının dışına çıkmak gerekiyor. İnanmak gerekiyor. Kalbin sesini duymak, manevi destekleri hissetmek, teslim olmak gerekiyor. Ama hayat yoruyor, iç seslerimizi duyamıyoruz, manevi dünyamızın cılızlaştığını gözden kaçırıyoruz dünya telaşı içinde. Sadece kendimize dayanıyoruz, daha büyük bir gücün verdiği emniyet hissinden uzaklaşıyoruz. Kafamızın içinde boğuluyor etrafımızı görmüyoruz.
Oysa kalp sesinin sunacağı inanca, desteğe ihtiyacımız var.
Akıl sesini bir süre kapatmak ve iç sesleri duyulur yapmak için doğanın seslerine kulak kabartmak bir yol olabilir. Dua etmek, iyilik yapmak, çiçek yetiştirmek de ya da herkes kendine göre bir yol bulabilir. Sevgilerimle🌼
Psk. Tülay Kök